3 Kasım 2015 Salı

Peçenek Döner

Bilen bilir, dönere özel merakım vardır, nerede güzel bir döner var deseler gider denerim. Peçenek döner benim sıralamamda Ankara'nın en iyi döneri. Ne çok kuru ne de pişmemiş seviyede, yumuşaklığı ideal. Tamamen yaprak değil, içinde kıyma da var ama lezzeti tek kelime ile on numara. Baştan söyleyelim ciddi yağlı, yağ sevmeyenlere çok tavsiye etmem ama ağzının tadını bilenler bana hak verecektir ki, et yağlı olunca daha güzeldir. Size mekanın eski yerini özellikle yazmak isterdim ama orası yıkıldığı için yeni yerinde bu yazıyı yazabiliyorum. Eski yeri inanılmaz salaş bir mekandı, öğlenleri önünde çok sayıda araba ve insanın sıra beklediğini görürdünüz. Burada da yine ciddi bir talep var ama mekanı biraz daha büyüttükleri için yoğun kalabalık görüntüsü biraz azalmış, bir de eski salaş hali kalmamış. İskitlerde eski Beypazarı evlerinde bulunuyor mekan, zaten o bölgede kime sorsanız gösterir. Döneri çok güzel bir lavaş ile servis ediyorlar. Yanında salata ikramı da mevcut. Ek olarak kıymalı pidesini de ben ayrıca tavsiye ederim. Kişi başı döner söyledikten sonra ortaya da bir pide desteği yapabilirsiniz. Tatlı sevenlere kadayıfını da tavsiye ederim ama bence midede yeriniz varsa bunu kesinlikle dönerle destekleyin. Mekan cuma günleri ve tüm ramazan ayı boyunca kapalı. Öğlenden sonrada döneri bitiyor zaten. Ayrıca bir uyarı, direk nakit çalışıyorlar, kredi kartı veya yemek kartı geçmiyor. Fiyatları kalitesi ile kıyasladığınızda çok normal. Gerçek ve güzel bir Ankara döneri denemek isteyenler için kesinlikle tavsiyemdir. 

1 Kasım 2015 Pazar

Baccano - Roma

Gelelim Roma seyahatimizin son durağına. Baccano, şık bir italyan restoranı. Aşk Çeşmesi'nden Via Del Corso'ya giden ara sokakta karşısına çıkacaktır. Hem açık havası hem de iç kısmı ile oldukça keyifli bir restoran. Menüsü tipik italyan ağırlıklı bir içeriğe sahip ama genel anlamda yemekleri kaliteli ve lezzetli, bizden önce giden Baran kardeşimin tavsiyesi üzerine gittik be bahsettiği kaliteyi yaşadık. 4 gündür Roma'da hamur işine çok düşmem sebebi ile benim tercihim sığır etinden yana oldu. 200 gr'lık güzel bir parçayı önce mühürleyip daha sonra fırınlayarak, ıspanak ve patates ile birlikte servis ettiler. Gerek etin kalitesi, gerekse tam istediğim gibi pişmesi gerçekten çok iyiydi. Yanında porcini mantarlı bir fettucini denedik. Makarnaları kendileri taze açtıkları için tartışmasız bir şekilde güzeldi. Sadece içinde mantar yoğunluğu bize biraz fazla geldi. Yemekleri ucuz dersem yalan olur, hatta Roma'da ki denk geldiğim en pahalı yerdi diyebilirim. Fakat bu fiyat yapısına karşın her yerde olduğu gibi içki burada da uygun. 20-25 euroya gayet kaliteli bir şişe şarap alabiliyorsunuz. Garsonları, mekan temizliği ve genel ambiyans da oldukça keyifli. Roma'da şık bir akşam yemeği isteyenlere kesinlikle tavsiyemdir.

28 Ekim 2015 Çarşamba

Pastifico - Roma

Bir cümle ile ifade etmek gerekirse safkan bir italyan.. Piazza Spagna meydanından giren via della groce de oldukça tarihi bir makarna imalatçısı. 1918 yılından beri aynı adreste. Fakat bir ayrıntıya dikkat çekmek istiyorum burası restoran değil, imalatçı. Fakat öğlen 1'den itibaren yeni imal ettikler makarnalardan 2 çeşitini rastgele 2 sosla pişirip servis ediyorlar. Önünde biriken kuyruktan servis saatinin yaklaştığını fark edebilirsiniz. 4 euroya oldukça doyurucu bir porsiyon alabilirsiniz. Zaman zaman yanında şarap da ikram ediyorlar ama yoksa su veriyorlar. Aldığınız makarnayı isterseniz oradaki tezgahta hızlıca yiyebilirsiniz veya alıp marketten alacağınız bir bira veya şarap eşliğinde meydanda keyif yapabilirsiniz. Makarna tam italyan tarzı, kalın ve az pişmiş. Biz gittiğimizde birisi domates ve bacon ile diğeri de enginar ile soslandırılmış, parmessan eşliğinde servis  edilen 2 çeşit vardı. İkisinin de tadına baktık gerçekten güzeldi. Makarnanın sıcaklığı, tazeliği ve soslarda kullanılan malzemelerin kalitesi gerçekten on numara. Aynı zamanda kurutulmuş makarna da satıyorlar. Turistik bir seyahat yaparken, ucuza çok kaliteli bir makarna keyfi yapmak isteyenlere tavsiyemdir.

26 Ekim 2015 Pazartesi

Caffe Greco - Roma


Tek kelime ile bir Roma klasiği. 1760 yılında adından da anlaşılacağı üzere Yunan kökenli birisi tarafından kurulmuş. Roma'nın en canlı ve işlek bölgelerinden birinde, İspanyol Merdivenleri'nin hemen karşısındaki Via Condotti'ye girince sağ tarafta. Ünlü şairler, devlet adamları vs buraya çok sık gelirmiş. Zaten duvarlarında bu resimlere rastlamak mümkün. Ama esas güzel yanı tarihi havayı ve ciddiyeti kaybetmemiş olması. Garsonlar frak ve takım elbise papyonla çalışıyor, inanılmaz derecede saygılı be ciddiler. Masaları genelde ikişer kişinin oturacağı büyüklükte. Duvarlarında çok eski ve güzel tablolar var. Klasik müzik ve jazz tarzı müziklerle insanın önce gözüne ve kulağına hitap ediyor. Tabi ana konumuz ne yiyip içileceği. Roma'da her yerde olduğu gibi burada da alkol bulmak mümkün ama burada içeceğiniz şey kesinlikle kahve çeşitlerinden birisi olsun. Biz latte ve espresso denedik, gerçekten güzeldi. Mekana hemen girdiğinizde solunuzda görebileceğiniz üzere mükemmel tatlıları var. Hiç düşünmeden tavsiye edeceğim tek tatlı, buraya özgü yerel bir lezzet olan cannoli.. Çıtır bir hamur içine ricotta peyniri ve çikolata ile efsanevi bir lezzet, denemeden geçmeyin derim. Fiyatlara gelince Roma için bile çok ciddi pahalı. 2 kahve bir tatlıya çok rahat 25 euro ödersiniz. Fakat Roma'ya kadar gitmişken, en azından bu lezzetlerin yanında, atmosfer ve tarihi de yaşamak isteyenlere tavsiye ederim.

23 Ekim 2015 Cuma

il vero alfredo - roma

Fettucini Alfredo'nun anavatanı dersek çok yalan olmaz herhalde.. Kısaca tarihçesi ile başlayalım. 1908 yılında şimdi olduğundan farklı bir lokasyonda Alfredo tarafından kurulan bir makarna restoranı. Fettucini Alfredo makarnasının yaratıcısı. Fakat daha sonra 1950'lerde şimdiki yerine geçiyor. Roma'da Via Del Corso'ya çok yakın bir lokasyonda. Oldukça eski tarz bir restoran. Öğlen 12:30'da açıyor, 15:30'da kapatıyor, daha sonra 19:30'da açıyor ve 23:30'a kadar açık kalıyor. Dekorasyon ve yapı çok fazla tarih kokuyor. Bütün duvarlar oraya gelen ünlülerin, Alfredo, ortağı ve sonraki kuşak ile avuçladığı makarna resimleri ile dolu, JF Kenedy'den tutunda Arnolda kadar pek çok isim var, bizden de rahmetli Sakıp Sabancı ve Enis Fosforoğlu'nu gördüm. Biz fettucini alfredosunu ve enginarlı risottosunu denedik. Risotto normaldi çok yorum yapmıyorum fakat fettucini gerçekten 10 numara.. Bizdeki gibi tavuk ve mantar ile değil sade sosu ile sunum yapıyorlar ama iddiaya girerimki hayatınızda yediğiniz en iyi fettucini olacak.. Yanına şarap olarak sakın menüdeki pahalı şaraplara girişmeyin, gayet makul fiyata kendi şarapları var ve oldukça lezzetli. Dikkatimi çeken mekanda hiç müzik olmamasıydı, fakat bizim kalkmamıza yakın yaşlıca iki İtalyan beyefendi gitar ve akordiyon ile canlı müziğe başladılar, çok keyifliydi. Fiyatları roma skalasına göre normaldi. Fettucini, enginar ve baconlı risotto ve bir şişe şarap 51 euro hesap geldi. Tabi bahşişi unutmamak lazım. Menünün geneli için çok birşey diyemeyeceğin ama Roma'ya gelirseniz, gerçek ve güzel bir fettucini için muhakkak uğramanızı tavsiye ederim.

22 Ekim 2015 Perşembe

Bonci Pizzarium - Roma

Gerçekten farklı ve güzel, gerçek bir İtalyan pizzası mı istiyorsunuz?.. işte size süper bir adres. Roma'da Vatican'ın hemen üst sokaklarındaki yerleşim alanında, bir bina altında ayak üstü bir pizzacı. İlk gördüğünüzde dışarıdan bir şeye benzetemezsiniz ama içerisi ayrı bir dünya. Bende zaten ünlü şef Antony Bourdain'in programından öğrendiği ve direk yerinde test ettiği üzere Baran kardeşimin tavsiyesi ile gittim. Hareketli zamanında makinadan sıra alıp bekliyorsunuz. Standart bir menüsü yok, aklınıza gelmeyecek içerikte ve çeşitte pizza çıkartıyorlar, gittiğinizde şansınıza hangi çeşitler denk gelirse artık. Klasik mantarlı, margarita vs gibi çeşitlerin yanı sıra işkembeli, közlenmiş biberli, brokolili gibi çok değişik çeşitlerde pizzaları var. En keskin fark hamur yapısı. İnce ve yumuşak hamur tarzı yok. Bizim ramazan pidesini andıran tarzda bir hamura yapıyorlar ve üzerine kullandıkların malzemeler inanılmaz derecede kaliteli. Ben özellikle mozarella ve fesleğenlisini çok beğendim. Pizzaların üstünde kilo karşılığı ücreti yazıyor, istediğinizden istediğiniz kadar kestiriyorsunuz ve tartı usülü fiyatlandırılıyor. Yanında plastik bardağa doldurma kırmızı veya beyaz şarap alabiliyorsunuz. Oturma yeri yok, ya içeride tezgahta ya da dışarıdaki bistro veya sokak banklarında yiyorsunuz. Fiyatları Roma skalası için çok iyi, gayet büyük 3 büyük parça bizza (2 kişiyi doyurur) ve 2 bardak şarap karşılığı 20 euroya çıkarsınız.. Hiç yuh demeyin giden bilir Roma Avrupanın en pahalı şehirlerindendir. Roma'ya tatile veya iş seyahatine giden herkese tavsiyemdir, biraz yürümeyi göze alırsanız gerçekten farklı bir pizza deneyimi yaşarsınız..

7 Ekim 2015 Çarşamba

SushiCo Panora

Bu yazım uzakdoğu mutfağı sevenler ve bu mutfağı merak edenler için. Aslına bakarsanız çok yeni bir keşif değil, bildiğimiz SushiCo restoranlarının Panora Avm'deki şubesinden bahsedeceğim. Yakın zamanda el değiştirmiş, Mahmut bey işin başına geçmiş. Daha önce de aynı restoranın yöneticiliğini yapması sebebi ile hem ortama, hem menüye hem de müşteri beklentilerine çok hakim. Memnuniyetin birinci adımı burada atılıyor. Ortam oldukça şık ve sıcak. Menu oldukça geniş, uzakdoğu mutfağının çeşitli seçeneklerine ulaşma şansınız var. Biz tadına baktıklarımızın hepsini çok beğendik. Her türlü yeni yemeği denemeyi seven ben, yıllardır sushiye ısınamamıştım. Oysa bugün yediğim sushi bana kendisini sevdirmek yolunda bir adım attı. Mahmut bey de özellikle sushi konusunda iddialı olduklarını ifade ediyor, meraklılarına duyurulur. Sushi sevmeyenler içinse geniş menü içinde pek çok seçenek var, benim burada özellikle tavsiye edebileceğim, bizzat benimde denediğim, çıtır patlıcanlı dana eti. Et gerçekten çok yumuşak ve güzel pişmişti, ama kilit noktası kızarmış patlıcanlar, özel bir karışıma buladıkları patlıcanlar yerken insana patates kızartması karışımı bir haz yaratıyor. Bu arada başlangıç için edamame söylemeyi sakın unutmayın. Ayrıca tatlı ekşi soslu tavuk da kesinlikle denemeye değer. Biz yanında bir de yumurtalı pilav aldık, fakat pilav standart ölçülerde, çok ciddi bir farklılığı yoktu. Fiyatlara gelince, gerek restoran konsepti, gerekse bulunduğu yer itibari ile orta üstü bir fiyat yapısında ama kalitesi ile örtüşüyor. Keyifli bir akşam yemeği veya bu mutfaktan hoşlanan bir misafir için tavsiye ederim.. 














28 Haziran 2015 Pazar

Hayırlı Ramazanlar

İslam aleminin oruç ayı ramazan sebebi ile yazılarıma bu ay boyunca ara verdim. Ramazandan sonra yepyeni lezzetlerle buluşmak üzere.. Tüm dünyaya barış içince aydınlık huzur dolu bir gelecek dilerim..


19 Mayıs 2015 Salı

Taşmekan

Kayseri'den Erciyes tarafına devam ederken yol üstünde gayet güzel manzarası olan bir et lokantası. Önden belirtmek isterim, içkisiz bir mekan. Ayrandan kafayı bulmuyorsanız buradan ayık kafa ayrılırsınız. Kesinlikle et konusunda çok başarılı. Büyük ve temiz bir mekan. Kayseri halkı tarafından ciddi rağbet görüyor bu sebepten genelde boş görmezsiniz. Sofraya getirdiği salata ve sopuk ikramları gayet güzel fakat benim favorim salatası ve köz sarmısağı. Salata çok taze ve güzel hazırlanıyor. Önden gelen sıcak pide ile güzel bir başlangıç oluyor. Nar ekşisi ile soslanmış köz sarmısak ise harika bir lezzet, etle süper gidiyor. Altlık olarak dürüm sucuk alın. Baharatı ve kıvamı tam yerinde bir sucuk gelecek. Ana yemek olarak da iki tercihiniz olsun. Öncelik kesinlikle pirzola, daha sonra da adana. Ama benim tavsiyem öncelikle kesinlikle pirzola. Eti kurutmadan, lezzeti ile pişiriyorlar. Kullandıkları et ise çok kaliteli. Ucuz bir yer değil ama kalitesine kesinlikle değiyor. Kredi kartı geçiyor. Kayseri tarafına yolu düşüp, güzel bir et yemek isteyen herkese tavsiye ederim..





16 Mayıs 2015 Cumartesi

Hamlakit Kafe

Ankara'nin Gölbaşı ilçesinden Konya yolu tarafına çıkışında Shell benzliğin içinde tam bir ayaküstü mekanı. Gölbaşı merkezinde şubesi de varmış. Sahibi Çamlıhemşin'li Mesut Usta. Oğlu ile birlikte işletiyorlar. Hamlakit oradaki yaylanın ismiymiş. Sabah 4'ten gece 2'ye kadar açık. Sabah erken yol öncesi kahvaltı için ideal. Çorba, kahvaltılık, tost, ızgara ve soğuk meze yapıyor. Biz kahvaltı icin durduk. Sucuklu yumurta yanına, daha önce methini duyduğum muhlama da söyledik. Kullandığı başta tereyağı olmak üzere malzemesi kaliteli ve lezzetli. Çorbalarına da çok talep var. Taze  ekmek ve güzel bir çay ile servis yapıyorlar. Sürekli televizyondan çalan Karadeniz müzikleri be duvarlarda yayla fotoğrafları ve gazete küpürleri var. Fiyatları ucuz değil fakat yol üstü lezzet için değer. Kredk kartı ve yemek kartları da geçiyor. O istikamete seyahat ediyorsanız sabah kahvaltı için tavsiye ederim.